OTİZM
Otizm iletişim ve sosyal gelişim alanlarındaki kısıtlılıkla seyreden ve çocuğun gelişimini önemli derecede olumsuz yönde etkileyen bir bozukluktur. Doğuştan gelen bir bozukluk olmasına rağmen, belirtiler bebeklik ve erken çocukluk döneminde belirmeye başlar. Konuşmanın gecikmesi veya gelişmemesi, ilgi alanlarında sınırlılık, insanlar ile ilişki kurma yerine cansız nesnelerle ilgilenme, oyuna ilgi duymama, yaşıtlarıyla oyun oynamama ve tekrar edici basmakalıp davranışlarda bulunma gibi özellikler ile kendini gösterir.
Otistik
çocuklarda normalden sapan davranışlar 4 grupta toplanır.
1- Sosyal etkileşimde yetersizlik:
Gözlerinize bakmazlar,
Kayıtsızdırlar,
İsmi ile çağrıldığında çoğu kez aldırmazlar,
Duymuyormuş gibi davranırlar,
Yaşıtları ile oyun oynamazlar
Tek başlarına kalırlar,
Başkalarının duygularını ve düşüncelerini anlamakta güçlük çekerler ya da uygun
tepkilerle karşılık veremezler.
2-
İletişimde ve oyunda yetersizlik:
Konuşma gecikir, dil gelişimi geride kalır,
Konuşmayı bir iletişim amacı ya da aracı olarak
kullanmazlar
Beden dilini kullanmada ya da anlamada zorlanırlar
Oyuna ve oyuncağa ilgisiz kalırlar
Rol yapmazlar, hayali oyunları yoktur.
3-
Takıntılar:
Nesne takıntıları vardır, herhangi bir nesneyi özellikle sert nesneleri
ellerinde tutarlar,
taşırlar. Çevirerek, döndürerek izlerler ya da
koklarlar
El çırpma, sallama, sallanma, koşma, dönme gibi yineleyen davranışları
vardır,
Sadece bir ya da birkaç kısıtlı konu ile ilgilenirler,
Günlük yaşamda belli işleri, belli şekillerde yapma konusunda aşırı ısrar
ederler
Düzen değişikliklerine ya da aksamalara karşı aşırı tepkide
bulunurlar. Genellikle
değişime direnç gösterirler . Aynılıkta ısrarları vardır.
4-
Diğer belirtiler:
Görme, işitme, tat, koku ya da dokunma duyularının bazılarında ya da tümünde
aşırı
duyarlık gösterirler,
Acıya karşı duyarsızdırlar. Düştüklerinde, yaralandıklarında canının yandığına
ilişkin
tepki göstermezler,
Aşırı hareketlilik ya da hareketsizlik gösterirler,
Tehlikeler karşısında duyarsızdırlar.
Bu belirtilerin birkaçı ya da çoğu bir arada gözlenebilir.
YAKLAŞIM
Çocukla
ilişki kurulurken ve eğitimde kullanılan dil çocuğun düzeyine uygun olmalıdır.
İletişim problemi olan çocuk için kısa
ve net cümleler kullanmak
önemlidir.
Çocuğun oyun ve eğitim saatlerini tek ve uzun bir sürede yapmaktansa
kısa
sürelerde sık sık tekrar ekmekte yarar vardır.
Çocuk ile konuşurken onun göz seviyesine eğilmek ve ona bakarak
konuşmak
gerekir.
Çevrede çocuğun dikkatini dağıtacak uyaranlar olmamasına özen
gösterilmelidir.
Oyun kurulacak malzeme ile çocuğun önceden serbestçe oynayıp keşfetmesi
çocuğun oyuna merakını arttırır.
Çocuğun dikkatini toplamasını kolaylaştırmak için abartılı mimikler,
tonlamalar
yapmak etkili olacaktır.
Ekolali
(çocuğun duyduğu kelimeleri, cümleleri, konuşmacının hemen arkasından
veya daha
sonra taklit etmesi) görülmektedir. Bu nedenle kızmak bağırmak ya da
cezalandırmak yanlıştır. Anlayışlı
ve sabırlı olun.
İletişimi
başlatırken bunu ondan beklemeyin. İlk iletişimi siz başlatın. Onun sevdiği ya
da ilgi duyduğu konulardan yola çıkarak iletişim kurmaya çalışın.
“Koşturmayı
bırak” yerine “Arkandan atlı mı kovalıyor” demek onlar için anlamsızdır.
Deyimler, kinayeler, imalar onlar için anlamsız ve akıl karıştırıcıdır.
Çevresinde
olup biteni onun anlayabileceği şekilde sade bir dille ona anlatın.
Otizmli
bireyin başarılarını
takdir edin ve her zaman övün. Bu
durum çocuğun
kendisinden bekleneni doğru yaptığını anlamasına yardımcı
olacaktır.
Otizmli
çocuklar genellikle çevrelerindeki tehlikelerin farkında değillerdir, bu
nedenle
onları korumak için daha dikkatli olun. (Çocuğun ince yüksek bir duvar
üzerinde
korkusuzca yürümesi, yoğun trafik olan bir caddeye çıkabilmesi, sıcak
sobaya
yaklaşması gibi davranışlar bu tür tehlikelere örnek verilebilir.)
Özel
korkular, nedensiz gülme ve ağlamalar gibi bazı duygusal tepkiler, otizmli
çocuklarda sıklıkla gözlemlenir. Bu davranışların otizmin genel bir özelliği
olduğunu
bilin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder